Başarısız tüp bebek denemeleri olan olgularda kadında tüplerde sıvı birikmesinin olup olmadığına da bakılması gerekir.
Çünkü hidrosalpenks olan olgularda tüplerde biriken sıvı, rahim içine sızarak embriyoya toksik bir etki yaratmakta ve başarısız tüp bebek riskini artırmaktadır.
Bu nedenle gerek ilk tüp bebek uygulaması öncesinde gerekse de tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı yaşayan olgularda, hidrosalpenks varlığında, tüp bebek uygulaması öncesi mutlaka cerrahi olarak tüpü almak ya da bu mümkün olmaz ise tüpün rahim tarafındaki kısmının bloke edilmesini planlamaktayız.
BAŞARISIZ DENEMELERDE KADINA BAĞLI DURUMLAR İLE İLGİLİ DOĞRULAR – YANLIŞLAR
Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlığında Kadının Bağışıklık Sisteminin Değerlendirilmesi Gerekir mi?
Bu kapsamda herhangi bir test yapılması önerilmemektedir. Maalesef, hastalarımızın, herhangi bir işe yaramadığı halde, değerlilikleri çok tartışmalı bu testleri yaptırdıkları ve yine etkinlikleri gösterilmemiş ampirik tedavi seçeneklerini kullandıklarını izlemekteyiz.
Biz merkezimizde yalnızca etkinliği bilimsel olarak ispatlanmış tanı ve tedavi seçeneklerini uygulamaktayız.
Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlığında Kadının Pıhtılaşma Testlerine Bakmanın Yararı Olur mu?
Genel olarak trombofili olarak da adlandırılan bu testlerin, ne ilk tüp bebek ne de tekrarlayan tüp bebek uygulaması öncesi yapılmaları önerilmemektedir.
Yine üzülerek gözlemlemekteyiz ki, bu testler gereksiz olarak yapılmakta, saptanan bazı anormalliklerde (kaldı ki belli sıklıkta normal toplumda da bu şekilde sapmalar izlenebilmektedir) gereksiz aspirin ve kan sulandırıcı tedaviler reçetelendirilmektedir.
Bu testlerin ancak bazıları (tüm panel değil), 2 veya daha fazla düşük yapan olgularda bakılmaları önerilmektedir.
Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlığında ERA Testi Yapılmalı mı?
ERA testi Embriyo transfer zamanlaması ile ilgili bir testtir. Kadından tüp bebek uygulaması öncesi uygun bir zamanlama ile yapılan endometrial (rahim iç tabakası) biyopsi sonrası, transfer zamanının optimizasyonu sağlanır.
Örneğin geleneksel olarak, taze blastokist transferi, yumurta toplamadan sonra 5. gün yapılır iken, ERA testi sonucuna göre 6. gün de yapılabilmektedir. ancak etkinliği saptanmadığı için, dünyada yaygın bir kullanım alanı bulmamıştır.
Rahimin iç tabakası gen düzeyinde değerlendirildiğinde, bazı farklı genetik dizilimlerde (“genetik imza”), maalesef, tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı olmaktadır.
Her ne kadar, bu öncü bulguların daha ileri çalışmalar ile desteklenmesi gerekmektedir. Bütün dünyada, günlük hayatta bu gen dizilimlerine rutin olarak bakılmamaktadır.
Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlığında Rahim İçine Çizik Atılması İşe Yarıyor mu?
Geçmişte popüler olan bu metotta rahim içine hasar yapılarak, embriyonun daha sonra tutunmasının kolaylaştırılması hedeflenir. Günümüzde işe yaramadığı gösterilmiştir.
Bu kapsamda Avrupa Obstetrik &Jinekoloji ve Üreme Biyolojisi Dergisi’nde geçtiğimiz yıllarda yayınlanan makalenin linkini sizlerle paylaşmak istiyoruz. Makaleye buradan ulaşabilirsiniz.
Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlığı Olan Olgularda Rahim Dinlendirme Yapılmalı mı?
Bu yöntemde, taze transfer yapılmayıp, rahim içinin “dinlendirilmesi” hedeflenir. Ancak her olguda rutin kullanılmasının yeri yoktur.
Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlığı Olgularında Yumurtalıkların Uyarılmasında Ampirik Tedaviler Gerekli midir?
Aspirin, vitaminler, androjenler, steroidler, bitki-alternatif ilaçlar, akapunktur vb… Yukarıda adı geçen hiçbir ilacın/uygulamanın, düşük yumurtalık rezervi olan olgularda etkinliği gösterilmemiştir.
Düşük yumurtalık rezervi olan olgularda büyüme hormonu (growth hormone) etkinliği ise, az sayıda, kısıtlı sayıda hasta içeren çalışmalarda gösterilmiştir.
Kaldı ki büyüme hormonu pahalı olup, kullanımında bazı yan etkiler de gözlenmektedir. Belki bu kapsamda androjen kullanımından da ayrıca bahsetmek gerekir.
DHEA-S preperatları da, maalesef, düşük yumurtalık rezervi olan olgularda sıklıkla kullanılmaktadır. Bu preperatların etkinliği gösterilmemiş olup, üstelik cilt sivilce/yağlanma gibi yan etkilere de neden olabilmektedir.
Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlığında Kanıta Dayalı Tıp!
Rahime çizik atılması , bağışıklık tedavileri; steroid kullanımı, G-CSF ile rahim içinin yıkanması (“gebelik aşısı”), balanslama tekniği, prp uygulaması, kan sulandırıcı tedaviler (pıhtılaşma testlerinde hiçbir problem olmadığı halde), damar genişletici ilaçlar, rahimin içinin yıkanması, hCG kullanımı…
Yukarıda adı geçen hiçbir ilacın/uygulamanın etkinliği gösterilmemiştir. Çoğunun ise etkin olmadığı gösterilmiştir. Kanıta dayanmayan bu uygulamalar ile, maalesef meslektaşlarımız tarafınca, başarı öyküleri adı altında haberler yapılmakta ve hastalar yanlış yönlendirilmektedirler.
TÜP BEBEK BAŞARISIZLIĞINDA ERKEĞE BAĞLI DURUMLARDA NASIL BİR YOL İZLENİR?
Tüp bebek tedavilerinde başarı ya da başarısızlığı değerlendirirken karşımıza çıkan faktörlerden biri de “sperm” parametresi idi. Nihayetinde elde edilecek olan embriyonun kalitesini belirleyen en önemli belirteç yumurta ve sperm kaliteleridir.
Ancak çiftler tarafından atlanan bir nokta var ki o da. Yumurtayı ancak gelişim gösteren ve uyarıma yanıt veren folliküller arasından belli bir sayıda toplayabildiğimiz, spermi ise önemli ölçüde seçme şansımızın olduğu noktasıdır.
Bu noktada, mikroenjeksiyon yapılacak olan sperme karar verme aşaması yani sperm seçiminin önemi devreye girmektedir.
Peki sperm seçiminde hangi parametreler bizim için önem taşıyor?
Spermin Morfolojisi
Spermin Motilitesi(Hareketliliği)
Yetkin bir embriyolog tarafından yapılan sperm seçimi ile önemli ölçüde yüksek döllenme oranlarına erişilebilmektedir.
BAŞARISIZ DENEMELERDE ERKEĞE BAĞLI DURUMLAR İLE İLGİLİ DOĞRULAR YANLIŞLAR
Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı öyküsü olan olgularda yeni bir uygulama öncesi erkeğe uygulanacak olan toz, iğne, perhiz ve bitkisel tedavinin bir yararı bulunmamaktadır.
Yine aynı paralelde erkeğe bakılan Sperm DNA Fragramntasyon testinin ya da Spermde kromozom testi (23 kromozom tayini)’nin yararı bulunmamaktadır.
Çünkü mikroenjeksiyon için sperm seçimi yapacak olan embriyolog seçmiş olduğu spermin dna hasarı olup olmadığını ya da kromozomal hasarı olup olmadığını bilmeden yalnızca morfolojik ve motilite değerlendirmesini baz alarak seçim işlemini gerçekleştirmektedir.
Eğer mikroenjeksiyon yaparken kullanılacak olan spermde dna ya da kromozom bakma şansımız olsa idi bu parametrelere bakmak anlamlı olurdu.
Bu parametrelere bakarken kullanılan kimyasal içerikli yıkama solüsyonları embriyo toksik (embriyoya zarar veren) olduğu için tüp bebek tedavisi sırasında kullanılamamaktadır.
Bunun yanı sıra; sperm seçimi için IMSI uygulaması; meni spermi yerine testis spermi kullanılması, mikroçip yöntemi, anti-oksidan tedavi gibi uygulamaların etkinliği gösterilmemiştir.
Tekrarlayan Tüp Bebek Başarısızlığında Erkekte IMSI Yöntemine Gerek Var mı?
Spermin büyütülerek detaylı incelenmesine IMSI denir. IMSI’nin tüp bebek başarısını artırdığına yönelik kanıtlar düşük kalitededir ve tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı olgularında IMSI’nin rutin kullanımını desteklemek için yeterli değildir.
Bunun yanı sıra yapılan çalışmalarda erkek faktörlerinin neden olduğu olgularda canlı doğum oranında IMSI ile sperm seçimi yapılan olgularda herhangi bir anlamlı fark olduğuna dair kanıt yoktur. 2018’de Çin’de bir grup tarafından yapılan ve pubmed’de yayınlanan çalışmaya buradan ulaşabilirsiniz.
TEKRARLAYAN TÜP BEBEK BAŞARISIZLIĞINDA BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ TEDAVİ PROTOKOLÜNÜN ÖNEMİ
Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı öyküsü olan çifti değerlendirirken daha önceki uygulamasında kaç yumurta toplandığı, kaçının olgun olduğu, kaçının döllendiği, embriyo kalitesinin nasıl olduğu gibi detayları analiz ederek ve çiftin önceki uygulamalarındaki sorunları tespit ederek ilerlemek önem taşır.
Çünkü birincil amacımız 5. güne en iyi kaliyede, iyi sayıda embriyo ile ulaşmaktır. Bu kapsamda tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı öyküsü olan olgularda bireyselleştirilmiş, kişiye özel tedavi protokolleri kullanılması başarı açısından önemli bir unsurdur.
MERKEZE BAĞLI DURUMLAR
Tüp bebek merkezleri, gerek klinik gerekse de laboratuvar donanımları ve uygulamaları bakımından birbirinden farklıdır. Bu nedenle tüp bebek merkezleri arasında iki katına varan gebelik oranlarında farklılıklar oluşabilmektedir.
Merkez seçimi bu kapsamda çok önemlidir ve tüp bebek başarı/sızlığı durumunda doğrudan etkilidir.
Adres
İnönü Mahallesi Yavuz Selim Bulvarı No: 190 – Trabzon
Telefon
(0462) 229 70 70 / 3402
0542 431 29 60
Faks
0 (462) 229 70 74